8 Ekim 2008 Çarşamba

Siyah - 13

Denizin kıyısında dalgalarla birlikte kumlar çekilse ayaklarımın altından. Onlara takılıp ayak uçlarımdan çekilip sıyrılsa bu huzursuzluk. Bu sabah yine güneş doğdu diye hayıflanmak yerine bir kere bakabilsem gülümseyerek gökyüzüne?

Sa se... Sa... Se... Dilek kipleri mıhlandı dilime...

Ne tadı kaldı bu yolculuğun ne tuzu. Karanlıkta önünü görmeden yürümek bu! Boşluğa basana kadar beklemek bir yandan. Hem de öyle böyle değil, bile bile beklemek. Beklerken de hiç o boşluğa rastlamayacak cinsten hayat sürmek.

Hep bir çaba var mutluluğa ulaşmak adına, hayat boyu, huzur için inşa edilmeye çalışılan, yer yer enkazlar barındıran ruhların serüveni.

İçindeyken karşı koyamayıp bir güzel yedelendiğin fakat dönüp baktığında alabildiğine alay eildebilecek ve ezilebilecek şeylerle oyalan dur.

+Gözlerimi bir süreliğine kapatSAm iyi olur sanki.
-Söylemekle olur mu canım?

[ huzur lazım ]

3 yorum:

orange hero dedi ki...

her şey bir kenara da , evet Semra'm ! kesinlike huzur lazım ..
birkaç gündür ilgilenemedim blogla , yazını daha önce okumuştum aslında :)
şey .. yine çok güzel yazmışsın ama istersen yanlış yazdığın kelimeleri bi düzelt canım , emi ?

lalena dedi ki...

hayıflnmak yazarken a'ya (bkz: hayıflanmak) basamamışım.. Uyardığın için sağol Tunca'm. Düzeltiyorum şimdi.

Kontrol etsem de dalgınlık oluyor, affola.

orange hero dedi ki...

Önemli değil Semra'm =)
Elbette olacak böyle hatalar .. ki bunlar işin tuzu biberi :P