26 Mart 2008 Çarşamba

Siyah - 3

Nefret

Yazıp yazıp fırlatıyorum kağıtları, çöp kutusu doldu yine. Sana bir-iki cümle yazmak bu kadar zor değildi. Hiçbir satırı beğenemiyorum şimdi, hiçbir satır beğenmiyor hissettiklerimi.

Oysa en kolay şeydir nefreti dile getirmek, bağıra çağıra söylenmek için, bir an önce çıkabilmek için ininden kor olur önce yürekte.. Sonra püskürtmek acımasızca sana, rahatlatıcıdır da aslına bakılırsa...

Ama şimdi kağıtlar hazmetmiyor nefreti ve çöp kutusu da isyanda. Bir kibrit çakıp yaksam bu yığını, evim de yansa ellerim de kitaplarım da... Hatta senin verdiğin o minik çiçek kartı da... Yansa benimle birlikte o nefretler de yok olsa.
Kıyamadı ki bu yürek bir damla akıtmana gözlerinden. Nefret de neymiş! Bırak yanıp dursun o bağrımda. Sen hep gülümse nefretimden uzakta, serin teras akşamlarında aşk şerbetlerinden yudumla...

2 yorum:

Nefertiti dedi ki...

Nefret de neymiş! Bırak yanıp dursun o bağrımda. Sen hep gülümse nefretimden uzakta, serin teras akşamlarında aşk şerbetlerinden yudumla...


Aşkın insanın içinde yaşattığı tezatlığı çok iyi bir şekilde dile getirmişsin.. Ama ne olursa olsun nefret kalbimizden uzak dursun:) Yüreğine sağlık Semus...

lalena dedi ki...

teşekkür ederim zeynepçim doğru söylüyorsun nefret çok tehlikeli... (: